Teknolojiyle artık hayatın önemli bir parçası haline gelen haber siteleri, geleneksel medyayla yarışıyor. Günümüzde haberin anlık ve hızlı üretilen ve tüketilen bir ürün haline geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Süleyman İrvan, haberin etkisinin, konusu, içeriği ve yayınlandığı mecranın belirlediğine dikkat çekti.
İSTANBUL (İGFA) – Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süleyman İrvan, teknolojiyle beraber hayatımızın önemli bir parçası haline gelen haber sitelerinin önemine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Günümüzde gazeteciliği sadece geleneksel medya olarak kabul edilen basılı gazeteler ve televizyonlarla sınırlı biçimde değerlendirmenin yanıltıcı olacağını kaydeden Prof. Dr. Süleyman İrvan, haber kadar hızlı üretilen başka bir ürün olmadığını belirterek yeni medya çağında haberin mecrasının haber/medya siteleri olduğunu kaydetti.
HABERİN ETKİSİNİ MECRALAR BELİRLİYOR
Etkiyi belirleyen öncelikle haberin konusu ve içeriği olduğunu kaydeden Prof. Dr. İrvan, nerede yayımlandığından bağımsız olarak, bazı olaylara ilişkin haberlerin etkisi çok yüksek olduğunu söyledi. “Bir haber bilindik ve güvenilir bir mecrada yayımlandığında doğruluğu konusunda kimse kuşku duymazken, bilinmeyen ya da pek güvenilmeyen bir mecrada yayımlandığında aynı etkiyi yaratamayacaktır” diyen İrvan, Türkiye’de yazılı basının haber siteleriyle rekabeti kaybettiğini belirtti.
“Türkiye’de yazılı basın haber siteleriyle girdiği rekabeti çoktan kaybetmiştir” diyen Prof. Dr. Süleyman İrvan, ” Bunu düşen tirajlardan, ertesi gün yayımlandığında artık gündemden düşmüş manşetlerden anlıyoruz. Hele de Türkiye gibi gündemin hızlı değiştiği bir ülkede yazılı basın, sıcak haber rekabetine giremeyecek kadar bitkin durumdadır. Artık kimse herhangi bir gazetenin manşetini konuşmamaktadır. Televizyonların sabah haberleri de olmasa manşetler hepten değersizleşecektir” diye konuştu.
BATI’DAKİ GAZETELER ÖZEL HABERLERE YÖNELDİ
Dünyadaki durumu da değerlendiren Prof. Dr. Süleyman İrvan, “Batı Avrupa ve ABD gibi ülkelerde basılı gazeteler tiraj kaybetseler bile önemlerini sürdürmektedirler. Neden? Çünkü bu gazeteler sıcak haberden çok özel haberlere yönelmiştir. Eğer okur eline aldığı gazetede yayımlanmış olan haberleri her mecrada bulabiliyorsa neden sizin basılı gazetenize para versin ki? Türkiye’de gazeteler bu gerçeği bir türlü kabullenmek istememektedirler. Gidişat, yakın bir süreçte basılı gazetelerin kâğıttan vazgeçmeleri şeklinde olacaktır. Bunda elbette kâğıt ve mürekkep fiyatlarındaki fahiş artışlar da etkili olacaktır” dedi.
İNTERNET GAZETECİLİĞİ ALANI YASAYA KAVUŞTURULMALI
Haber sitelerinin özellikle genç kuşak açısından yazılı basının yerini aldığının söylenebileceğini kaydeden Prof. Dr. Süleyman İrvan, “Ben öğrencilerim arasında basılı gazete takip eden kimse görmüyorum artık. Yapılması gereken, yaklaşık 25 yıldır bir yasası olmadan gazetecilik yapan internet gazeteciliği alanını bir yasaya kavuşturmak, etik ilkeleri hayata geçiren bir mekanizma oluşturmak, haber sitelerinde çalışan gazetecilerin gazeteci kimliği (basın kartı) alabilmelerini mümkün hale getirmek ve dijitale geçişi kolaylaştıracak önlemler almaktır. Dijital gazeteciliğin imkânlarını iyi kullanabilirsek, daha iyi gazeteciliğin mümkün olabildiğini de göreceğiz. İyi gazetecilik için illa da basılı gazete diye diretmenin bir anlamı kalmadı” diye konuştu.
YORUMLAR